İki aşkı arasında parçalanan bir adam İkinci Meşrutiyet’in yaklaştığı günler, Osmanlı belki de hiç yaşamadığı kadar büyük bir buhranın, varoluş sancısının içinde. Hassas, incelikli ve kararlı Şehsuvar’ın sorumluluk bilinci ağır basar, hem sevgilisi Ester’e hem de içindeki yazara sırtını dönerek İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne katılır. Büyük acılara ve pişmanlıklara sebep olacak bu kararından dönme fırsatını sonsuza dek kaçırmıştır artık.
Elveda Güzel Vatanım iki ayrı zaman diliminde ilerleyen, anlatıldığı dönemde yaşanan çalkantıları düşündüğümüzde edebiyatımızdaki büyük bir eksikliği dolduran bir roman. Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki “siyasi hesaplaşma” dönemine tanıklık ederken diğer yandan Osmanlı’nın son dönemine damgasını vuran İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin eylemlerine içeriden bir göz sayesinde yakından bakıyoruz.
Kendini sevdiği kadına adayan fedakâr bir âşık olmak yerine, kendini vatanına, milletine adayan bir fedai olmak çok daha anlamlı değil mi?